istanbul metrosundaki reklam kirliliğini yazmak isterken ali bey'in bu yazısını okuduktan sonra fikrim birden türkiye sınırları içindeki en komik ulaşım hikayesini bir kez daha araştırmak konusunda değişti.
cem ile hem fikir olduğumuz hikaye ise dana ferhat.
cem ile hem fikir olduğumuz hikaye ise dana ferhat.
Trafik ve otomobil kullanımı konusundaki başarımız ortada. Ancak ne yazık ki otomobil üretimi konusunda bir türlü söz sahibi olamıyoruz. Biz de bunun yerine hayatımızdaki otomobilleri kendimize uyduruyoruz. Yıllar önce Ferhat isimli dana (İnsan danasına Ferhat ismini neden verir?) bir Murat 124'ün arka koltuğunda veterinere götürülmüştü. Bu yaratıcı yaklaşım dünya basınında çok ciddi ses getirmişti. Hatta otomobil firmaları, merkezleri ile bağlantıya geçip, arka koltuğuna inek sığabilen otomobillerin ülkemiz pazarı için özel olarak üretilmesini istemişlerdi.Yaratıcılıkta asla sınır tanımıyoruz haberinin devamını göster/gizle
"allah sevdiği danayı erken alırmış yanına." - bülent ersoy
0 Yorum:
Yorum Yaz